22 Kasım 2014 Cumartesi

İlginç Bilgiler

İlginç Bilgiler


Metale alerjisi olan kişiler sadece imitasyon takılardan sakınmakla bu alerjiden kaçamayabilirler. Bunun nedeni metalin yiyeceklerimizde de bulunmasıdır. Örneğin fındık, domates ve çikolatada, alerjiyle en çok suçlanan metallerden biri, nikel bulunur. Nikele alerjisi olan kişiler bu yiyeceklere karşı da dikkat etmelidir.

Sigaranın ciğerlere, cilde ve damarlara verdiği zararlardan sıkça söz ediyoruz ancak bu kötü alışkanlığın boyun fıtığına da yol açabileceğini ilk kez duyuyor olabilirsiniz. Sigaranın daralttığı damarlar yüzünden kan dolaşımı bozulduğu için, boyun bölgesindeki dokular yeterince beslenemez ve bu durum boyun fıtığına neden olabilir.

Vücudumuza zararı saymakla bitmeyen stres, bel ağrısından baş ağrısına dek sağlıkla ilgili pek çok şikayetimizde rol alır. Beynimiz stresi her zaman dışarıdan gelen bir tehlike olarak algılar ve buna göre vücudun kendini korumaya alması için çalışır. Ancak gün boyu stres altındaysanız, vücut sürekli tetikte olmayı kaldıramaz ve sonuç olarak stres kaynaklı hastalıklar ortaya çıkar.

Gaz yaptığı için pek çok kişinin kara listesine aldığı kuru fasulyenin gaz yapmasının nedeni, bu besinde bulunan iki karbonhidrat maddedir. Fasulyedeki bu iki maddeyi sindirmek için bağırsaktaki sindirime yardımcı bakteriler devreye girer ve onlar çalışırken ortaya karbondioksit, hidrojen ve metan gazı çıkar. Biriken bu gazlar, fasulyeden şikayetimizin ana nedenidir.

Gözlerinin altı mor diye hiç kimseyi hemen gece hayatıyla suçlamayın. Bu şikayetin başka nedenleri de vardır elbette ama bazı kişilerde göz altı morlukları aileden geçen, kalıtsal bir sorun da olabilir. Göz altı morlukları aileden mirassa, o kişinin kardeşlerinde veya anne ya da babasında da aynı sorun olduğunu görmek sürpriz olmaz.

Gülmek sağlığa son derece faydalıdır ve bol kahkahalı bir sohbetten kimsenin şikayet edebileceği akla gelmez. Oysa gülerken hıçkırık tuttuğu için keyfi bölünen kişiler olabilir. Evet, gülmek hıçkırığa neden olabilir! Gülerken içimize çektiğimiz hava gırtlak kapağına değip diyaframla bağlantılı sinirleri uyarabilir ve bu durum hıçkırığa neden olur.
-
 See more at: http://nedenolur.net/adet-duzensizligi-neden-olur/#sthash.BLTwzqqk.dpuf

Adet Düzensizliği Neden Olur?

      Kadınların çoğu yıl boyunca 11-13 kez adet döneminden geçer. Bu rakama yakın değerler (1-2 az veya fazla) normal olarak kabul edilmektedir. Bu nedenle, adet düzensizliği konusuna ancak sizin için normal olan değerlere bakılarak bir değerlendirme yapılabilir. Adet dönemi, adet görmeye başladıktan sonraki ilk birkaç yıl boyunca sık sık düzensizlik gösterebilir. Adetin normal zaman döngüsüne girebilmesi için, adet görmeyi sağlayan hormonların dengelenmesi gerekmektedir. Aynı durum, adetin sona ermeye yakınlaştığı “perimenopoz” ve “menopoz” dönemleri öncesinde de geçerlidir. Son adet döneminin üzerinden 12 ay geçtikten sonra menopoz dönemi başlar. Adet Düzensizliği Nedenleri Aşağıdaki listede adet düzensizliğine neden olan bazı durumlar ve sağlık koşulları yer alıyor. Ancak bu listede bulunmayan bazı diğer rahatsızlıklar adet düzensizliğine yol açabilir. Bu nedenle, sık sık adet düzensizliği yaşıyorsanız altında yatan nedenin kesin olarak belirlenebilmesi ve uygun tedavinin gerçekleştirilebilmesi için bir doktora görünmelisiniz. Adet düzensizliğine veya anormalliğine yol açan aşağıdaki durumlar ve hastalıklar dışında, adet görmenin tamamen durduğu “amenore” durumu bulunmaktadır. Hamile olmayan, emzirmeyen ve menopoza girmemiş kadınlarda, 90 günden uzun yaşanan “amenore” (adet görmeme) anormal olarak kabul edilmektedir. Göğüsleri gelişmeye başladıktan sonra 3 yıl içinde veya 15-16 yaşında adet görmeye başlamamış olanlar “adet görmeme” ile karşı karşıya olabilir.

 Adet düzensizliğinin bazı nedenleri şu şekilde sıralanabilir:

 Stres: Aşırı kilo alma veya zayıflama, yetersiz beslenme ve düşük kalorili diyet programları, egzersiz rutininde yapılan değişiklikler, gerginlik, hastalıklar, seyahat ve günlük hayatı etkileyen değişiklikler adet düzensizliğine yol açabilir.

 Doğum Kontrol Hapları: Doğum kontrol haplarının çoğu östrojen ve progestin hormonlarının (bazıları sadece progestin içermektedir) bir kombinasyonunu içerir. Bu haplar yumurtalıkların yumurta bırakmasına engel olarak hamileliği önler.

 Doğum kontrol hapı kullanmak veya bırakmak adet düzensizliğine neden olabilir. Adet düzeninin sağlanması, hap bırakıldıktan sonra 6 ayı bulabilir. Sadece progestin içeren doğum kontrol hapı kullananlar adet aralarında kanama yaşayabilirler.

 Uterin Polipleri veya Miyomları: Rahim polipleri, rahmin iç tabakasında görülen küçük (kanserli olmayan) oluşumlardır. Miyomlar ise rahim duvarına yapışık halde bulunan tümörlerdir. Boyutları 0.5 mm’den 10-15 santime kadar olabilir. Miyomlar genellikle iyi huyludur ancak ağır kanamalara ve ağrıya neden olabilirler. Miyom büyüklüğüne bağlı olarak mesane ve makata baskı yapabilir. 


Endometriozis: Rahmi kaplayan ve her ay adet akıntısı ile birlikte atılan endometriyal doku, rahim dışında büyümeye başladığında “endometriozis” görülür. Doku yumurtalık, altı sindirim sistemi, rektum ve rahim arasındaki bölge, bağırsak, fallop tüpleri ve bölgedeki diğer organlar üzerinde büyüyebilir. Endometriozis belirtileri arasında adet düzensizliği dışında; kramplar, cinsel ilişki sırasında ağrı, anormal kanama, adet öncesi ve sonrası ağrılar bulunmaktadır.

 İltihaplı Pelvik Hastalığı: Kadın üreme sistemini etkileyen “iltihaplı pelvik” bakteriyel bir enfeksiyondur. Cinsel temas yoluyla vajinaya giren bakteriler, rahim ve üst genital sisteme yayılabilir. Bu bakteriler ayrıca düşük, doğum ve kürtaj operasyonu sırasında üreme organlarına bulaşabilir. Belirtileri arasında adet düzensizlikleri, vajina bölgesinde hoş olmayan koku, leğen kemiğinde ve alt karın bölgesinde ağrı, ateş, bulantı, kusma, ishal ve ağır vajinal akıntı bulunmaktadır. Polikistik Yumurtalık: Polikistik over sendromunda yumurtalıklar normalden fazla androjen (erkeklik hormonu) üretir. Bunun sonucu olarak sıvı dolu keseler (kistler) oluşabilir. Yüksek miktarda androjen yumurtaların olgunlaşmasını önler ve ovülasyon (yumurtanın atılması) gerçekleşmez. Bu durum genellikle obezite, kısırlık, hirtuism (aşırı kıllanma) ile ilişkilidir.

Prematüre Yumurtalık Yetmezliği: Bu durum genellikle 40 yaş altındaki, yumurtalığın fonksiyonlarını tam olarak yerine getirmediği kadınlarda görülmektedir. Adet kanamaları düzensiz olabilir veya hiç olmayabilir. Genetik olarak görülebileceği gibi kemoterapi ve radyasyon terapisi nedeniyle oluşabilir. Adet Düzensizliğinin Diğer Nedenleri Aşırı kilo alma veya kilo kaybı Aşırı egzersiz Endometrial hiperplazi (rahim astarının kalınlaşması) Rahim kanseri Tiroid sorunları Diyabet Karaciğer sirozu Sistemik lupus Gebelik komplikasyonları (düşük veya dış gebelik) Östrojen takviyeleri Kan inceltici ilaçların kullanımı Doğum kontrolü için rahim içi araçlarının kullanımı Steroidler Antidepresan kullanımı Östrojen ve/veya progesteron dengesizliği Ameliyat ve Narkoz Adet Gecikmesine Yol Açar mı? Ameliyat sırasında kullanılan kanama durdurucu vb ilaçlar birkaç günlük adet gecikmesine neden olabilir. Ancak ne narkozun ne de bu tip ilaçların daha uzun bir gecikmeye ya da düzensizliğe neden olması beklenmez.

Bununla birlikte bir diğer faktör, ameliyat stresi, hormonları etkileyerek ameliyat sonrası beklenen adetin 1-2 ay gecikmesine yol açabilir. Sonuç olarak ameliyat sonrası adet düzensizliği 2 ayı geçmişse, adet düzensizliği için başka bir neden olup olmadığının araştırılması gerekir.

Adet Düzensizliği Ne Demektir? Adet dönemi çoğu kadında 4-7 gün arası sürer ve genellikle her 28 günde bir yaşanır. Ancak, 21 günden 35 güne kadar (bazı kaynaklarda 24-34 olarak belirtilmiş) olan adet döngüsü normal olarak kabul edilmektedir. Anormal veya düzensiz adet dönemi olarak kabul edilen bazı durumlar ise şu şekildedir: 21 günden kısa veya 35 günden uzun aralıklarla yaşanan adet Arka arkaya 3 veya daha fazla adet görememe Adet kanamasının normalden çok hafif ya da fazla olması 7 günden uzun süren adet dönemi, ağrı, kramp, kusmayla birlikte görülen adet Adet aralarında fazla kanama olması İlişki sonrası kanama olması ve menopoz sonrası meydana gelen kanamalar. Rektum’da meydana gelen kanamalar (ishal, kolit, hemoroid ve diğer nedenlerle olabilir) adet kanamasıyla karıştırılabilir. Kanamanın nereden geldiğinden emin olmak için bir kaç gün tampon kullanabilirsiniz. Adet düzensizliğini belirlemek için; Adet döngüsünü, ne zaman başladığını ve bittiğini not alın Kullandığınız ped veya tampon sayısını not ederek adet sırasında ne kadar akıntı olduğunu belirleyebilirsiniz Adet dönemleri arasında veya cinsel ilişki sonrası kanama olup olmadığına dikkat edin Adetle ilgili normal dışı durumları not edin Tampon, enfeksiyona neden olmaması için günde en az iki kez değiştirilmelidir. Aspirin gibi bazı ilaçlar kanamayı arttırabileceğinden adet dönemlerinde kullanılması tavsiye edilmez. Adet dönemleriniz çok ağrılı geçiyorsa uygun ağrı kesiciler için doktorunuza danışabilirsiniz.


 KAYNAK: http://nedenolur.net/adet-duzensizligi-neden-olur/#sthash.BLTwzqqk.dpuf
Özel Arama